14 Eylül 2012 Cuma

Education UK'de Seyahat ve Eğitim Bir Arada


İngiltere’de yaşam ve eğitimle ilgili tüm bilgiler tek bir adreste toplanıyor. Her yıl 1,8 milyon kişi dil eğitiminden sosyal yaşam olanaklarına kadar tüm ipuçlarına Education UK ile ulaşıyor.

İngiltere’de yaşam ve eğitim olanaklarını araştırmak için bakacağınız ilk yer www.educationuk.org/turkey adresi olmalı. Birleşik Krallık’taki eğitim kurumlarından burs seçeneklerine, görülmesi gereken yerlerden festival ve eğlence mekanlarına kadar her konuda detaylı bilginin verildiği web sitesi, hem İngilizce hem de Türkçe içerik sunuyor.

İngiltere’yi ilk kez ziyaret edecek kişiler için her alanda detaylı bir kaynak niteliğinde olan Education UK, İngiltere’de eğitim ve yaşamınızı ihtiyaçlarınız ve hedefleriniz doğrultusunda şekillendirmenize yardımcı oluyor. Hem dil okulları hem de yüksek öğrenim kurumları hakkında detaylı bilgi verirken, tatil ve festivallerden alışverişe, bütçe planlamasından seyahate kadar pek çok püf noktasını açıklıyor.

Keşfe internette başlayın

Education UK web sitesinde eğitim alanınızı ve gitmek istediğiniz okulları seçtikten sonra Birleşik Krallık’ı keşfetmeye başlayabilirsiniz. Web sitesi, yolculuğunuzu planlayıp İngiltere’ye varmanızdan, konaklama olanaklarına ve ailenizle iletişiminize kadar her konuda size destek oluyor.

Seyahat öncesi yapılması gereken hazırlıklar, İngiltere öğrenci vizeleri, alışveriş, yeme içme, seyahat ve İngiltere’de yaşam ile ilgili her türlü bilginin sunulduğu web sitesinde temel harcamalarınızın belirtildiği bütçe planlama bölümü de yer alıyor. Kutlamaları, festivalleri ve heyecan verici kültürüyle İngiltere’nin oldukça şaşırtıcı bir yer olduğu da verilen bilgiler arasında.

Facebook’ta takip edin

Education UK web sitesi içeriği beş ana başlıkta toplanıyor. İngiltere’de Eğitim Seçenekleri, Kurs ve Eğitim Kurumu Arama, Burslar, Güncel Bilgiler ve İngiltere’de Yaşam başlıkları altında, İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda’yı keşfe çıkıyorsunuz. Ayrıca British Council Turkey Facebook sayfasından da EducationUK ile ilgili en güncel bilgileri takip etmeniz ve ödüllü yarışmalara katılmanız mümkün.

Bir bumads advertorial içeriğidir.

10 Eylül 2012 Pazartesi

geçen haftalı mim

"Hem soruyon hem de yazmıyon cadı, mal mısın nesin!" dediğinizi duyuyorum canlarım. Ama hele bi sorun ki nie?

Geçen hafta sütlaç efendiyi ameliyat ettirdik. Kısırlaştırdığımız zaman bunun testisleri henüz yeterince olgunlaşmamış ve bu nedenle de vücutta olması gereken yerde değilmiş, o nedenle ancak birini alabilmişler. Geri kalan diğeri nedeniyle, kedi tam anlamıyla kısırlaşmış olmuyor ve yine azgınlığa giriyor. Dahası, o tek kalan testis hayvancağızda kansere neden olabiliyormuş. Hal böyle olunca hemen olmasa da durumun el verdiği ilk fırsatta hallettik işte. Sütlaç'ın yarası, yalamış mı yemiş mi, iyi mi, ateşi var mı, Güllaç neden kızgın falan diyerek geçti Pazaresi ve Salı.

Çarşamba akşamı ise tee Bonn'dan arkadaşım Ruxy'nin gelişi vardı gündemde, Dublin'e gidip onu karşıladık. Perşembe akşamımızı da gasp etmeyi başardı bir şekilde Ruxy. Cuma akşamı ise çok gizli bir iş üstündeydim, ben diyim 3 güne, siz diyin 3 aya bitecek bir süpriz hazırlığındayım St.Ziza için, sabahlara kadar o alıkoydu beni.

Eh Cumartesi derseniz zaten twittercılarıma malum, burda halk günü vardı, canım çıktı resmen, öldüm öldüm! Pazar günü ise artık vazgeçtim "Homage to Catalonia"dan ve sevgili Paris_in_me'nin hediyesi Brida'ya başladım, ve elimden bırakamadım. Aslında sevdicek izin verse dün bitirmeye niyetliydim ama bugün biter sanırım, bilemedin yarın yani. Nedense kitabın sığ olduğunu düşünmüştüm tee ilk çıktığı zamanlar, çünkü Portobello Cadısı'nı yazdıktan sonra bi cadı hikayesini daha aynı ustalıkla ve kendini tekrar etmeden yazmasını beklemiyordum Paulo Coelho'dan, yanıldığımı anladım.

Şimdi ise yüzyıllardan sonra yeniden bir mim yazmak için karşınızdayım efem, paris_in_me mimlemiş beni.

Günün nasıl geçti?
Şimdilik saat daha 10:30 olduğu için günüm henüz geçmedi ama güzel bir haberle başladım güne, umarım devamı da böyle gider.

İsim vermeden bahset...
Valla bu kısmı pek anlamadım ama sanırım aklıma gelen kişiden bahsetmem gerek isim vermeden: Allah'ın belası şey, senin salaklıkların ve yüreğinin götürdüğü yere git felsefen yüzünden canım çıkıyor lan ne zaman uslanacaksın?

Neden hep cam kenarı?
Ben son yıllarda koridor seçmeye başladım hem uçakta hem otobüste. Çünkü uçakta tuvalete gitmek istediğin zaman birilerini uyandırman gerekmesi çok can sıkıcı olabiliyor. Gerçi bu sefer de hosteslerin kafana bişiyler dökmesi çok olası ama yine de daha rahat bence.
Otobüste ise yanına şişko şişko ve üstelik pis kokan teyzeler oturursa sıkışıp kalıyorsun camla teyze arasında. O yüzden sıkışmaktansa koridora sarkmayı tercih ediyorum. Gerçi o zaman da hostesler ezip geçiyo seni ama yine de daha az tehlikeli bence.

Bugün kendin için naptın?
Yağtığımız herşey zaten kendimiz için değil mi?

Twitter ana sayfanı aç gözüne ilk takılan;
"Elmaya gösterilen müsamaha neden tavuktan esirgeniyor? Sen tavuğu seviyorsun diye tavuk ölmek zorunda mı?" 
Komiksiniz lan, ne diyim.

Düşün ki o bunu okuyacak:

And I don't want the world to see me
'Cause I don't think that they'd understand
When everything's meant to be broken 
I just want you to know who I am


Kahkaha atmana sebep olan karikatür:
Kahkaha attıığım söylenemez ama pek gıdıklıyo bu beni 




Klavyeye bakmadan birşeyler yaz:
birşeyler

Bir cümle düşün sonra da kelimelerin yerlerini değiştirerek yaz:
Neden zıplıyor içimde filler yine

Ctrl + V yap:
Keep bicycle moving, because if you stop pedaling, you will fall off.

Kimi mimlesem?
Ben de sevdiceği mimliyim bari. Belki yazamama zinciri kırılır bu sayede.