22 Temmuz 2013 Pazartesi

Güncelleme

Nisan'dan bu yana olanları uzunca yazacak fırsatım olmayacak belli ki. Özetleyim ben yine en iyisi.

* Amerika'ya gittim!
-Hiç istemeye istemeye gittim ama kötü geçmedi. Uluslararası bir toplantıda sundum tez konumu, alnımın akıyla çıktım işin içinden çok şükür.
-Manyaklar gibi hobi dükkanı gezdim. Ne zamandır almak istediğim aletleri aldım. Güzel anılarım oldu, zaman zaman yazarım umarım.
-Ha bu arada artık 10 yıllık ABD vizem var len! Pasaportun ömrü bile o kadar kalmadı.
- Çok tatlı bir CouchSurfer ile tanıştım, annesi ile "yard sale" e gittim, "casino"ya gittim. Artık bir kumarhaneye kaydım var =)
- Amerika'da araba kullandım! Ve farkettim ki alışmışım trafiğin soldan akmasına, 2 kere ters şeritte ilerleme girişiminde bulundum.

* Dublin'de bir toplantıda sundum yine tez konumu. Bu defa ordakilerin hiçbirisinin konusu olmadığı için hepsi garip garip baktı yüzüme.

* Tez İzleme Komitesi'ne girdim, sağ salim çıktım. Hatta bir de Murtaza'yı şikayet ettim adamlara.

*Artık bisiklete binmeyi biliyorum. Markete vs. bisikletle gidebiliyorum, hatta gezmeye bile gidiyoruz artık.

*2,5 yılın sonunda komşu kadınla ahbaplık kurdum nihayet. Bu defa da çok sevdi beni, hep dip dibeyiz artık. Bol bol TicketToRide oynuyoruz akşamları. Geçen hafta sevdiceği yoktu, biz de bol bol kart yaptık!

*Kart yapma işini ilerlettim, artık el yapımı olduğu anlaşılmayacak kalitede güzel işler çıkartıyorum.

*Güney İrlanda Cumhuriyeti'nden tanıdıklar geldi, arkadaş olduk, gittiler; çok sevdik birbirimizi, çok tatlı insanlar. Dünya'ya inancım yerine geliyor böyle güzel insanlarla muhatap oldukça. Yine gelecekler!

*Dedem bizi terk edeli 1 yıl oldu...

*Annemi çok özledim...

*Canım yavrucanım Jeymis geldi bizi ziyarete, hem de hop diye geliyorum dedi ve geldi, süper oldu, taze kan oldu, can oldu. Tam da o burdayken sevdicek gözleme gidince bana yoldaş oldu.
-Birlikte Dublin'e gittik! Süper yol anılarımız oldu!
-Daha önce kaçak girdiğim Guiness Store House'a gittik, Leprachaun Museum'a gittik, gezdik, dolandık, gecenin bir vakti otobüse binip eve döndük.

*Biftek pişirmeyi öğrendim. Hem çok kolay hem çok çabuk hem de çok lezzetli ve sağlıklı. (Karbonhidrat yemeyin lan, protein tüketin.)

*Belçika'daki toplantıya gidebilmek için adamlara yalvardım yakardım sonunda 220€ katılım ücretini almamalarını sağladım. Kalacak yer olarak da trenle yarım saat mesafede oturan bir arkadaş buldum. Yol parası desen, gidiş dönüş zaten en fazla 100£ eder. Şimdi sıra vize başvurusunda: Kolay iş diyordum ama adamlar illa şahsen gelip başvurun diye yazmışlar sitelerine. "Ben Londra'ye gelemem, postalasam olma mı?" diye mail attım, bakalım ne diyecekler.

*Türkiye'ye geliş dönüş tarihlerimiz belirlendi! 12 Ekim-8 Kasım! Sevdicek vize işleri olacağı için benden erken gelecek ama birlikte döneceğiz.  Bayramda biricik aşkım Zerrin'cimi kaçıracağım yeri de ayarladım. İnşallah güzel olacak.
-Ekim sonunda Vildan'cık evleniyor, onun heyecanı basıyor düşündükçe bir de. Bakalım o meseleler nasıl olacak? O zamana kadar zayıflamam lazımmmmm!

*Murtaza 3 hafta tatile gitmişti, geçen hafta döndü. Tabii ben planın biraz gerisindeyim ama çok da sıkıntılı bir durum yok.

Oyh, şimdilik durumlar böyle işte. Yokluğumda hiç merak etmeyen, bi kez olsun nerdesin len demeyen her birinizin de burnu sümük dolsun! huh!