30 Kasım 2008 Pazar

Hayat bir sirk(!) değildir(?)


"Hayat bir sirk değildir" demiş Harper Lee, sanırım Bülbülü Öldürmek adlı eserinde. Kitabı okumadım ama K Dergi'de ilgili bir yazı okudum, ordan biliyorum. Ne var ki hayat tam da bir sirktir bence. Bir daldan bir dala atlayan akrobatlar, santimetrelere bağlı hayatlar, anlık farkların yaşamlara mal olacağını akla getirmeden, koca bir toz bulutu oluşturarak havada tutuşan eller... En yükseklerdeki ipler üstünde yürüyen sessiz adımlar... Demir kafesin içinde dörtdönen motorlar ve ortada durup ellerini iki yana açmış bir kadın.. Hayat tam da böyle bir sirktir işte... ve arada Popov gibi yıllanmış palyaçoların çıktığı, ve insanların sirkte olduklarının farkında olmayacakları kadar insanı içine çeken bir sirk... Dışarıdan bakınca eğlenceli gelen, heycan verici, merak uyandırıcı..sahnedeyken ise riskli ama alkışları duymak pahasına cesur, para kazanabilmek uğruna gözükara... Asıl mesele bu sirkin içinde büyüyüp de ağlamayı ve gülmeyi, neyi ne zaman yapacağını doğru bilmekte. "Büyümek, acıya sızlanmadan katlanmayı öğrenmek ve katlanırken mücadele etmektir" demiş... Hala kar taneleri görünce çığlık atacak kadar sevinmeyi, elma şekeri yemeyi, avaz avaz şarkı söylemeyi, çimenlerde takla atmayı, kara çıplak ayak basmayı ve hatta dolabın içinde nefesimi tutarak annemden saklanıp odaya girdiğinde onu korkutmayı seviyorum. Ama büyümüyorum demek değil bu. Keza her gün biraz daha iyi öğreniyorum sızlanmadan katlanırken mücadele etmekten vazgeçmemeyi...

2 yorum:

  1. geldik dünyaya kirlendik, geldik dünyaya dertlendk, ağladık sızladık. Yandık yakındık. Yele verdik ömrü. Toz olup gittik.

    YanıtlaSil
  2. ``Büyümek, acıya sızlanmadan katlanmayı öğrenmek ve katlanırken mücadele etmektir``

    Zaten büyümek istemiyordum, artık tescillendi bu isteğim.

    YanıtlaSil

İki kelam etmeden gittiğinde üzülüyorum ben.