
Şimdi bir sihirli değnek dokundu bana, bilmiyorum ne zaman oldu, nasıl oldu... Yine eski dik, sert, sivri, asi ve belki de kırıcı halime geri döndüm. Yok artık öyle topluma uyuyorum ayaklarıyla eğilip bükülüp kendime yabancılaşmak. Yok artık öyle herkesle iyi geçineyim derdine düşüp kendimden utanır hale gelmek. Ben derdim hep "herkesin sevdiği adamdan korkacaksın" diye, ama sonra ben öyle olmaya çalışır hale geldim yeniden kendim gibi olabilme umudumu bi şekilde kestiğimde. Oh be, umurumda değil artık dünya. Artık yeniden, sadece beni olduğum gibi kabullenebilen gerçek dostları istiyorum ertafımda, diğerlerine de sonuna kadar açık bırakıyorum kapımı, güle güle gitsinler.
Uçlardaki mutluluklarım, uçlardaki heycanlarım, yüksek sesli kahkahalarım, sadece özel insanların belki görebildiği göz yaşlarım, haketmeyene bile sırf kendimi mutlu etmek adına yaptığım süprizlerim, bir tatlı tebessüm
görebilmek adına dağıttığım iltifatlarım, hatalarımdan bile memnuniyetim, tek kalemde silip atışlarımdaki eminlik ve cesaret, bir bakışın-gülüşün-duruşun peşine takılıp gidişlerimdeki sınırsızlık, sinirlenişlerimdeki delilik, aşkımdaki coşkunluk, cezalarımdaki acımasızlık... Herşeyin en ucu geri geldi bana yeniden.

Yeniden doğmuş gibi hissediyorum kendimi, sanki bundan 8 sene önceki halime, belki daha da eskiye, en deneyimsiz halime dönmüş gibi. Sanki daha önce hiç aşık olmamışım, hiç terk edilmemişim, hiç terk etmemişim gibi cesur; hiç gökkuşağı, kar tanesi, çiğ damlası görmemişim gibi heycanlı, hiç su içmemiş gibi susuz hissediyorum kendimi.
Yeniden okumam gereken zilyar tane kitap var diye heycan duyabiliyorum! Değil İmge Kitabevi'ndeki rafları, aynanın karşısında duran tek bir kitabı görünce bile acilen okumalıyım diye panikleyebiliyorum. Dünyanın tüm kitaplarını yığsalar, nefes almadan okuyup bitirecek kadar enerji biriktirmişim. Tıpkı ilkokuldaki gibi "Ekmek çalsam hapse atarlar mı beni acaba? Orada yapacak bi işim olmadığı için istediğim kadar vaktim olur kitap okumaya" diye düşünebiliyorum yeniden! Ne kadar naif ve ne kadar güzel!
Yeniden tehlikeli hayaller kurabiliyorum, yeniden bungee jumping yapmak istiyorum, yeniden motorsiklet ehliyeti alabilmek istiyorum, yeniden kulaklarımı deldirmek istiyorum, yeniden yeniden yeniden bi dolu şey işte!
Dahası, normal insanların bunlara basit/saçma diyeceklerini bile bile bunları dünyanın sonuymuşcasına önemseyebilmek en güzeli!
Düşünmesi kadar yazması da komik belki, belki çok anlamlı ama ilkokul sıralarında anlamlarını bilmeden ezberlediğimiz bi dolu cümleyle birlikte işlendiği için hafızamıza komik geliyordur şimdi: damarlarımda hissedebiliyorum bu gücü! Muhtaç olduğum kudret, damarlarımdaki asil kanda mevcut! Kan asil mi değil mi, kanın asil olmayanı nasıl olur vb. konulara girmek bile istedim şimdi ama yazı daha fazla uzamasın en iyisi. Keyfime diyecek yok şu anda.
Sezen benim yerime söylemiş sanki;
Acılarım oldu herkes gibi elbet,
Herkese kısmet olmayan sevinçlerim...
Unutulmayı da göze aldım evet,
Hayat sana teşekkür ederim...
aramıza hoş geldin.
YanıtlaSilHe hee, hoşbuldum dostum :)
YanıtlaSil