sınav stresi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
sınav stresi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

5 Şubat 2009 Perşembe

Level1'in bitmesine az kaldı

Az kaldı, yarın akşam olduğunda içimdeki bu yorgunluk, hem telaş hem acelecilik, daralma, sıkılma, bıkkınlık, kırgınlık, hüzün...hepsi geçmiş olacak. Cosmology'i bi şekilde atlatmış olucam, Nükleer'in ikinci sınav tarihini öğrenmiş, Kundt ile alışverişimi yapmış ve evime gelmiş olucam. Kafam rahatlamış olacak biraz daha ve gereksiz şeyleri gereksiz yere kurcalayıp kendime durduk yere sorun yaratmıyor olucam, alınganlıklarımın hepsini Cosmology sınav kağıdına yazıp çıkıcam. Şimdi kütüphaneye gidiyorum, biraz daha çalışabilmek umuduyla... Bu sınavları neden bu kadar abarttığımı da size bi ara ayrıca anlatıcam, söz!

Level 2, Mart ayının sonundaki bütünlemeler. Bi de o zaman dinleyeceksiniz benim bık bıklarımı, sonrası...eğer bunları halledebilirsem sonrası cennet gibi olacak. Halledemezsem de cennet gibi olacak ama öncesinde yorucu bir taşınma faslı gerçekleşecek. Neyse, düşünmekle değil çalışmakla değiştiriyoruz geleceği, ben gidip çalışıyım şimdi, sonra görelim bakalım neler olacak.

3 Şubat 2009 Salı

kırmızı burun


8,5 da uyanıp erkenden kütüphaneye gidip çalışmayı planlamıştım. Uyanma kısmı alarma bile gerek kalmadan kendiliğinden oldu ama hayallere dalıp yataktan çıkmayı unuttuğumu farkettiğimde 9,5 olmuştu. Bi de üstüne, alla allaa yaa, sabah sabah niye burnum akıyo ki benim durduk yere, diye düşünürken fark ettim ki, yine kanıyor. Geçen gün de kanadı, o zaman dedik ki odadaki ısıtıcı havayı kurutuyo heralde ondandır (heralde böyle mi yazılıyo herhalde yazınca bi garip geldi bilemedim bak şimdi, neyse). Ama dün gece de bu sabah da ısıtıcıyı çalıştırmadım ki... Sanırım haftaya çarşamba doktora gidicem..

31 Ocak 2009 Cumartesi

half of the day

Gittim, girdim, soruları gördüm, boş kağıt verdim ve çıktım ki bütünlemeye girebileyim. Bi de adam gibi çalışmış olsam hangi sorulara çalışacaktım onlara baktım, alacağım puanlara, 38/75 alacakmışım..

İlk anda artık bunun sırasını savmış olmanın rahatlığı vardı, sonra sıra kozmolojiye geldiği için de biraz rahatladım. Ama...

Ama bi gariplik var içimde. Bi huzursuzluk, bi eksiklik... Sanki tüm puzzle'ı çözmüşüm ama parçalar yerlerine otururken o ince tık sesini çıkarmamış gibi. Bi minik eksiklik. Belki benden başka kimsenin umursamayacağı veya farketmeyeceği eksiklik. Zamanla geçer sanırım...

25 Ocak 2009 Pazar

Gereksiz Açıklama

- Yılbaşı için Tr'ye giderken balığım Sun'ı mutfağa bırakıp Erik, Ziyad ve Mark'tan arada onu beslemelerini istemiştim. Dönünce de bi türlü odaya geri alamadım. Zaten anladım ki Erik, Sun'ı evlat edinmiş, düzenli olarak suyunu değiştiriyor vs. Ama bugün aştı kendini! Hayvancağızı kocaman plastik bir kabın içine koymuş, içine de bir kaya parçası koymuş, artık öyle olacakmış; neymiş efendim balık rahat bi nefes alsınmış, hatta içine doğal olsun diye nehirden biraz kum koymayı düşünmüş ama mikroplu olabilir diye vazgemiş. Millete de Witchie artık balığını istemiyo, diyip duruyomuş zaten. Allaaaam allaaammm yaaa!!

- Elena ile son zamanlarda etkileşimimiz biraz azaldı. Hanfendinin önce Berlin gezisi, sonra Polonya gezisi, şimdi de finaller falan... Ama... 1 saat kadar önce kapımı tıklayıp "lunch is readyyy" diyerek içinde sıcacık dolmalar olan bir tabak uzattı bana! Meğer Romanya'dan gelirken yanında getirmiş annesinin sarmalarını, derin dondurucuda saklamış, benim de sevdiğimi bildiği için şimdi çıkarıp pişirince birazcık da bana getirmiş. Fotoğrafını çekecektim aslında ama birden iştahla saldırdım yemeye, fotoğrafı çekilebilecek boş bir tabak kaldı ancak geriye. Aslında tadı da o kadar iyi değildi ama neyse artık =)

- Yanıt yorumları başka bir mail adresime gelsin diye çok uğraştım ama sevgili blogger'a kabul ettiremedim, ben de diğer adresimle bir yazar daha oldum, bundan sonra burdan yazıp bu mail adresimle iletişicem. Profil vs. bilgileri aynı ama kafa karıştırabilir diye böyle bir açıklamada bulunayım dedim. Taklitlerimizden sakınınız efenim, orjinalimin aynısıyım merak etmeyin. =)

- Bi de biraz genişledik, ferahladık, daha iyi olduk böyle sanırım?

- Ders çalışmamak için uğraştığım şeylere bakın! Ölücem sonunda o olacak. Zaten en son Kayseri'deki seminere giderken yolda "allahım bu otobüs bi takla falan atsın, beni hastaneye kaldırsınlar ve ben o sunumu yapmıyım noolur", "ah şimdi şu merdivenlerden düşüp ayağımı kırsam ne güzel olur be tanrım lütfeeeen", "çok fazla kişi olmasa da insanlar toplaşmış işte, napıcam ben ya,hayatımın en kötü sunumunu hazırladım allahım noolur bayılıyım şimdi, ah zavallı kız yogunluktan bayıldı diyip iptal etsinler hadi, yalvarırım piliiiiiissss" diye dualar ediyodum. Bu sınavlar öncesinde yine tüm yaratıcılığımla böyle dua edicem sanırım bu gidişle. Bari en azından siz benim için "sen şu kıza akıl fikir ver yarebbbiiim" diye dua edin e mi?